Kocaeli Haberleri Kocaeli Son Dakika

Kocaeli'nin Nabzını Tutan Site Kocaeliparaf.com'a Hoşgeldiniz. Kocaeli'in Güçlü Sesi, Kocaeli Haber, Kocaeli Haberleri, Kocaeli Yerel Haberleri

Kocaeli Paraf Haber Sitesi

Kemalpaşa Mh. Cumhuriyet Cd. Petan İşhanı Kat: 5 No:30 İzmit, Kocaeli
sennuruzan@gmail.com

Adaletin Kestiği Parmak Acımaz...

Osmanlı Döneminde yolsuzlukları ile ünlü Karakuşi adında bir kadı varmış. Kadı bir gün önünden geçtiği fırından gelen güzel kokuya yönelmiş; vitrinde nar gibi kızarmış, sahibini bekleyen nefis bir ördek var.

Adaletin Kestiği Parmak Acımaz...

Osmanlı Döneminde yolsuzlukları ile ünlü Karakuşi adında bir kadı varmış. Kadı bir gün önünden geçtiği fırından gelen güzel kokuya yönelmiş; vitrinde nar gibi kızarmış, sahibini bekleyen nefis bir ördek var... Karakuşi kadı, fırıncıya:‘Ben bunu aldım’ demiş.

Kadıya itiraz edilir mi? Fırıncı hemen ördeği paket yapıp vermiş.Az sonra asıl sahibi gelip ördeğini sorduğunda fırıncı boynunu büküp: ‘Uçtu...’ deyince iş kavgaya dönüşmüş.Kavga sırasında fırıncı, araya giren bir gayrimüslim müşterinin gözünü çıkarınca, korkup kaçmaya başlamış... fırıncı kaçıyor, gayrimüslim de peşinde kovalıyor... fırıncı bir duvardan atlarken, bilmeden duvarın öteki tarafındaki hamile bir kadının üstüne düşüyor, kadın çocuğunu düşürdüğü için, kocası da fırıncının peşine düşüyor. Can havliyle kaçan fırıncının çarpıp devirdiği Yahudi bir vatandaş da kızıp bunların peşlerine takılıyor,sonunda duruma müdahale eden zaptiyeler hepsini yakalayarak Karakuşi Kadı’nın karşısına çıkarıyorlar... Kadı sırayla soruyor...Ördeğin sahibi,’Bu adam ördeğimi hiç etti’ diye şikayette bulunuyor.Karakuşi Kadı, fırıncıya soruyor ‘Ne yaptın bu adamın ördeğini?’Fırıncı, “Uçtu” diyor...Kadı, kara kaplı defterini açıyor‘Ördeğin karşısında tayyar yazılı,. tayyar ‘uçar’ anlamına gelir diyor ve . O halde ördeğin uçması suç değil’ diyerek fırıncıyı beraat ettirir.

Sonra gözü çıkan gayrimüslim vatandaşa sorar,onun şikayetine de kara kaplı defterden bir madde bulur, ‘Her kim, gayrimüslimin iki gözünü çıkara, o müslimin tek gözü çıkarıla...Davacı: ‘Benim tek gözüm çıktı. şimdi ne olacak?’ diye sorunca Karakuşi Kadı, ‘Şimdiii...’ demiş, ‘Fırıncı senin öbür gözünü de çıkaracak, Biz de onun tek gözünü çıkaracağız.’ Tabii gayrimüslim şikayetinden vazgeçmiş, fırıncı bu davadan da beraat etmiş.

Çocuğunu düşüren kadının kocasına da Karakuşi kadı: tamam demiş, karını vereceksin, bu adam yerine yeni çocuk koyacak. Bunun üzerine adam da şikayetini anında geri almış. Fırıncı bu davadan da kurtulmuş.

Kadı dönmüş Yahudi’ye ‘Senin şikáyetin nedir bre adam demiş. Yahudi bir süre düşündükten sonra ellerini açmış, Ne diyeyim kadı efendi demiş, adaletinle bin yaşa sen, e mi !.. demiş....

Her meslekte yanlış insanlar ve mesleklerini kötüye kullananlar her zaman olmuştur. Sui misal emsal olmaz,adalet mekanizmasında kılı kırk yapan adalet dağıtıcılarının hakkınıda inkar etmiyoruz...hak. hukuk,vicdan dairesinde hareket edenlerde elbette çok var , sözümüz tabiiki onlara değil..,sözümüz Karakuşi kadı fıkrasındaki gibi vicdanları ile cüzdanları ve mideleri arasında sıkışan devlet görevlilerine....

Evet doğru ve yerinde verilen kararlarda adaletin kestiği parmak acımaz. Peki yanlış ve hatalı kararlar neticesi kesilen parmağı ne yapacağız?kesilen parmak karar yanlış ise yeniden yerine konulabilecek mi? Tabiki hayır! Parmak kesildiği ile kalacak, parmağı kesilende devlete küsecek ve kızgınlık duyacaktır.

Adaleti sağlayan yargı erkinin fertleride nihayetinde bir insandır. Elbette kasıt olmadan hatalı kararlar da zaman zaman verebilirler.

Adli hata diyebileceğimiz bu kararlar itiraz yoluyla belki düzeltilebilir. Yapılacak itiraz ve temyiz işlemleri ile bir nebze bu tür haksızlıklar ve aksaklıklar tabiki de giderilebilir.

Ama önceliğimiz kılı kırk yararak hukuka uygun kararlar verilmek suretiyle adaletin tesis edilmesi olmalıdır.

Zaman zaman yanlış ve yanlı kararlar yüzünden boşu boşuna hapis yatan ya da mağduriyete sebep olan kamu vicdanını sızlatan yargı kararlarını da yazılı ve görsel basından izliyoruz.

Buna bir örnek verecek olursak işyerinde süt banyosu yapan bir dangalak hakkında tutuklama kararı verilirken,karısını sıcak suyla haşlayan bir psikopatın serbest bırakılması gibi kamu vicdanını yaralayan kararlar da maalesef verilmektedir.

Bazen özü aynı olan bir olayla ilgili farklı ve birbirine zıt kararların mahkemelerce verildiğini duyuyoruz. Aynı neviden benzer bir olayla ilgili olarak bir mahkemeden beraat kararı verilirken , diğer bir başka mahkemin ceza vermesinin kamu vicdanınını rahatlattığını söyleyemeyiz.

Yanlış hesap Bağdat'tan dönermiş misali bazen bu yanlış kararlardan dönülse bile,verilen yanlış kararlar neticesi kesilen parmağın acısı yıllarca yürekleri sızlatmaya devam edecektir.

Selam olsun hak, hukuk, vicdan dairesinde hareket eden kamu görevlilerine.

“ ADALETİN KESTİĞİ PARMAK ACIMAZ” ama “ADALETSİZLİĞİN KESTİĞİ PARMAK ÇOK ACIR.

Bu Haberi Beğendin Mi?
5 kişiden 5 kişi beğendi

Sen de yorumunu yaz!

E-posta adresin gizli kalacaktır. Lütfen tüm zorunlu alanları doldurun *